Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı
19 Mayıs 1919 günü, Atatürk´ün Samsun'a ayak basması ile Kurtuluş Savaşı başlamış oldu. Bundan dolayı; Milli Mücadelenin fiilen başlatıldığı tarih olarak kabul edilen 19 Mayıs 1919'da Atatürk'ün Samsun'a çıkışını, her yıldönümünde bayram olarak kutlamaktayız.
Atatürk´ü Anma , Gençlik ve Spor Bayramı, her yıl 19 Mayıs tarihinde kutlanan, Türkiye Cumhuriyeti'nin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin ulusal bayramıdır. Atatürk bu bayramı Türk gençliğine armağan ederek, gençleri de unutmamıştır.
20 Haziran 1938 tarihli kanunla "Gençlik ve Spor Bayramı" olarak kutlanan bu ulusal bayramın adı Atatürk'ün bir söyleşi sırasında: "Ben 19 Mayıs´ta doğdum" demiş olmasından dolayı 1981 yılında " Atatürk´ü Anma , Gençlik ve Spor Bayramı" olarak değiştirilmiştir.
Bu anlamda 19 Mayıs, tüm Türkiye Cumhuriyeti´nin gençlerle birlikte ve Atatürk´ün anısına kutlanan bir bayram olarak her sene şenliklerle kutlanmaktadır.
Ey büyük Ata´m,
Türk gençliği olarak hürriyetin, bağımsızlığın, egemenliğin, cumhuriyetin ve İnkılâplarının yılmaz bekçileriyiz.
Her zaman, her yerde, her durumda, Atatürk ilkelerinden ayrılmayacağımıza, çağdaş uygarlığa geçmek için; bütün zorlukları yeneceğimize namus ve şeref sözü verir, kendimizi Büyük Türk Milletine adarız.Türk Gençliği
O GELİYOR
Yıl 1919
Mayıs´ın on dokuzu.
Kızaran ufuklardan kaldırıyor başını
Yeryüzüne can veren,
Cana heyecan veren
Al yüzlü Oğan güneş.
Takanın burnu nasıl Karadeniz´i yırtar ?
Siz de bir an öyle yırtınız uykunuzu.
Uyanın Samsunlular!
Kurutacak gözlerde umutsuzluk yaşını
Al yüzlü Oğan güneş. Bugün Çaltıburnu´ndan gülerek doğan güneş.
Yıl 1919
Mayıs´ın on dokuzu.
Uyanın Samsunlular.
Uyumak ölüme eş.
Diriltir ruhunuzu,
Ufukta bir gemi var.
Fakat bu gemi niçin böyle yavaş geliyor ?
Fakat yolu mu az, yoksa yükü mü ağır ?
Bu gemi umut yüklü, insan yüklü, hız yüklü !
İçinde bu vatanın derdiyle yanan bağır.
Kurulacak yarını düşünen baş geliyor.
Bir baş ki, gökler bir küme yıldız yüklü.
Bu gemi onun için böyle yavaş geliyor.
Yıl 1919
Mayıs´ın on dokuzu.
Ufukta duran gitgide yaklaşıyor.
Sanki harlı bir ateş
Yakıyor ruhumuzu.
Beklemek üzüntüsü her gönülde taşıyor.
Üzülmemek elde mi ?
Hız yüklü, iman yüklü, umut yüklü bu gemi.
O umut yayıldıkça ruhlara sıcak sıcak,
O hız, doldukça bütün damarlara kan gibi,
Gizli inleyen her yürek canlanacak.
Ateşler püskürecek uyuyan volkan gibi.
Gittikçe büyükleşen
Gölgene dikilmekten karardı gözlerimiz.
Koş, atıl gemi, sana engel olmasın deniz.
Ak saçlı dalgaları birer birer kes de gel !
Kuşlar gibi uç da gel, rüzgar gibi es de gel !
Celal Sahir EROZAN